|
| Deutsch | Türkisch |
1 | Paul hat ein eigenes Zimmer | Paul'un kendine ait bir odası var |
2 | Julia hat auch ein eigenes Zimmer | Julia'nın da kendine ait bir odası var |
3 | das Baby hat noch kein eigenes Zimmer | bebeğin daha kendine ait bir odası yok |
4 | die Kinder haben viele Spielsachen | çocukların çok oyuncakları var |
5 | Paul hat viele Legos | Paul'un çok legosu var |
6 | Julia hat viele Puppen | Julia'nın çok oyuncak bebekleri var |
7 | das Baby hat eine Spieluhr | bebeğin bir müzikli saati var |
8 | die Spieluhr spielt immer dasselbe Lied | müzikli saat hep aynı şarkıyı çalıyor |
|